Bayburt’tan sonra rota Karadeniz’in incisi Ordu. Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler’in davetlisi olarak gittiğimiz Ordu’da çok uzun süre kalmasak da benim gibi ilgi alanı gıdalar olan kişiler için gidilmesi gereken her yere gittik diyebilirim. Gelelim detaylara;
Bizleri belediye binasında kabul eden Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler’in, gerek mütevazi kişiliği, gerek yaptığı çalışmalar, gerekse yılların duayen siyasetçisi olma özelliğinden dolayı Ordu’lular tarafından çok sevildiğini söyleyebilirim. İki cümlesinden biri ‘Ordu için daha çok çalışmak lazım’ olan Başkan Hilmi Güler’in projelerini konuştuğumuz toplantının en önemli çıktısı ise festival oldu. Evet, yanlış duymadınız hem de uluslar arası bir festival. Uluslar arası Karadeniz Gastronomi Festivali’ne ev sahipliği yapmaya hazırlanan Ordu, Karadeniz’in kültürünü, mutfağını, turizmini tanıtmak için atağa geçti. Mayıs ayı’nda yapılması planlanan festival için gelişmeleri sizlerle ara ara paylaşacağım.
Tabi festivali, gastronomiyi ve yöresel ürünleri konuştukça açlığımız artıyor. Yöresel lezzetleri tatmak için sabırsızlandığımız anda imdadımıza Aktaşlar Lezzet Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Aktaş yetişiyor. Kendisi ile birlikte bir çok program yapmamıza ve markaları ile ilgili bilgiye sahip olmama rağmen kısmet olup da hiçbir şubesine gidemediğimi düşünürken Tamer bey adeta aklımı okuyor ve akşam Neli Pide’deyiz diyor. Neli Pide Tamer bey’in Ordu’dan çıkıp ülkemizi yurtdışında da temsil eden yüz akı markalarından biri. Hem aynı isimli restaurantlarında yöresel Ordu lezzetlerini ve pidelerini sunuyor, hem de şokladığı pide ve lahmacunları tüm büyük perakende noktalarında tüketiciyle buluşturuyor. Neli Pide Restaurant’ta hem bir Karadeniz’li hem de bir ot sever olarak Ordu’nun en iyi yöresel lezzetlerini deyim yerindeyse kendimizden geçerek yiyiyoruz. Melocan kavurması, pancar diblesi, bezelye kayganası, galdirik, kara lahana çorbası ve dolması… bu kadar mı? Elbette bitmedi… muhteşem pideleri ile Neli Pide benim en iyi’ler listemin tepesine çıkıyor. Tabi bu kaliteyi gören bir garip gıda mühendisi olarak fabrikayı gezmek isterim diye tutturuyorum. Tamer bey sağ olsun kırmayarak sabahında diğer işletmelerinden Tomur Cafe’de kahvaltıda, öğleden sonra ise fabrikasında bizleri ağırlıyor. Tabi Tomur Cafe’de yaptığımız kuymaklı muhteşem yöresel kahvaltıdan sonra kendime aldığım not ‘Ordu’ya sadece kahvaltı için gidilir’ oluyor. Ve beklenen an… Alice’in harikalar diyarına girişi gibi Aktaşlar Lezzet Fabrikası’na giriş yapıyoruz.
4000 m2 kapalı alanda muhteşem bir fabrika, yöresel ürünlerin endüstriyel üretiminde yüzde yüz otomasyon olamayacağını bilen biri olarak her detayın düşünülerek çok profesyonel bir tesis ve sistem kurulduğunu söylemek isterim. Fabrikada ürettiği şoklu pide ve lahmacunların perakende de çok beğenilmesi ile yurt dışından da yoğun talep almış Tamer bey, şu anda ise başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, Amerika ve Arap Emirlikleri’ne ürünlerini ihraç ediyor. Benim en çok ilgimi çeken ise şoklu lahmacun. Lahmacun gibi kalitesi zor tutturulan yöresel bir ürünü endüstriyel üretmesine ve şoklamasına rağmen yediğim en kaliteli lahmacunlardan biri olduğu belirtmek isterim. Tamer bey’i, Ordu’ya, ülkemize, gıda ve gastronomi sektörüne yaptığı başarılı çalışmalardan dolayı kutluyorum. Tamer bey konuşmak yerine yapmayı tercih etmiş, aileden aldığı bu görgü tabi ki beraberinde başarıyı getirmiş.
Fabrika’dan ayrılıp Balmer’e doğru yola çıkıyoruz. Yolda bizi merkezin yöneticisi Enver Top karşılıyor. Sohbet esnasında laboratuarlarından bahsediyor… ne kadar mütevazi anlatmışsa artık, iki odalı bir laboratuara gittiğimizi düşünüyorum. Tepeler aşarak açıklık bir alana geliyor ve devasa tesisler dizisiyle karşılaşıyoruz….Türkiye Arı Ürünleri Ar-Ge Merkezi…diğer adı ile Balmer. Avrupa Birliği projesi olarak kurulan yarı kamu yarı STK yönetimindeki tesiste arı ürünleri ile ilgili aklınıza gelebilecek tüm Ar-Ge çalışmaları, analizleri ve tanıtım faaliyetleri yapılıyor. Bununla birlikte gözle sonunu göremediğimiz dolum tesisinde bal ürünleri işlenip ambalajlanabiliyor. Tagem’e bağlı tesis’in Ordu’da kurulu olmasına aldanmayın Türkiye genelinde tüm arı ürünleri ve bal üzerine çalışmalar bu merkezde yapılıyor. Ayrı yazıda ele alanacak kadar detaylı ve önemli projeler yapan merkezi önümüzdeki dönemde tekrar yazacağım. Balmer’den ayrılıp rotayı hava alanına çeviriyoruz..bitti mi?...bitmedi. Hava alanına 5 dakika mesafede yer alan Çikolata Park’ ı görmeden gitmeyelim diyerek içeri giriyoruz. Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen Çikolata Park, özellikle fındık’ı katma değerli ürünlere çevirerek tanıtmak ve Ordu ekonomisine katkı sağlamak amacıyla yapılmış. İçerisinde dükkânlar, seyir terasları, anfi, sosyal tesis gibi bir çok yapı olan Çikolata Park hareketlenmeye başlamış ve ilerleyen dönemde adından sıkça bahsedilecek bir merkez olma yolunda ilerliyor.
Ordu’dan ayrılırken bize kalan ise Gezdim, Gördüm ve Yedim oluyor..sizler de mutlaka o muhteşem güzellikleri görüp havasını içine çekmeli, muhteşem lezzetlerini tatmalısınız.
Siz değerli basınımızın güzide temsilcilerinin bu denli duyarlı olması bizleri mutlu etmiştir. Göstermiş olduğunuz duyarlılık için sizlerin nezdinde EGD Başkanım sayın Celal TOPRAK beye Genel Koordinatörü sayın Demet KALENDERGİL hanfendiye ve Gastronomi İletişim Medyada Sorumlusu Talip BAYRAM beye çok teşekkür ederiz.